Creative Designer & Developer
Büyük bir ihtimalle bu yazıyı okurken dahi WiFi (kablosuz bağlantı) veya 3G (Mobil) bağlantıya sahip bir cihaz üzerinden okuyorsunuz. Fakat durum sadece şuan bağlı olduğunuz network ile sınırlı değil, aslında kablosuz bağlantılar etrafımızı çevreleyen her yerde.
Tüm çevremiz Wireless‘la sarılı olduğu için, Wireless tarafından yayılan radyo frekans radyasyonuna da maruz kalıyoruz. Bu radyasyon, bir çok kesimi kanser riskini arttırabileceği düşüncesiyle endişelendirebiliyor. Peki bu endişelerin bir karşılığı var mı?
Wireless netoworklerinden yayılan radyo frekanslarla alakalı iki farklı araştırma çizgisi bulunuyor. (Radyo frekans radyasyonu aynı zamanda cep telefonları, telsiz telefonlar, ve mikrodalga fırınlar gibi birçok cihazdan da yayılıyor.) Bir araştırmada insanların kanser oranları gözlemlenirken, diğer bir araştırmada laboratuvar hayvanlarının kanser oranları üzerinde çalışılmış. İnsan gözlemleme araştırmalarının şu ana kadar ki bulgularına göre, radyo frekans radyasyonuna sürekli maruz kaldıkları için yüksek risk grubunda sayılan insanların kanser oranlarıyla radyo frekans radyasyonu arasında bir ilişki bulunmuyor. Laboratuvar araştırmalarında da elde edilen verilere göre, radyo frekans radyasyonu ve kanser arasında bir bağlantı yok. Fakat, bu araştırmalarda gözlemlenen bazı biyolojik değişiklikler, varsayımsal olarak, kanserle bağlantılı olabileceği de düşünülüyor. Tabii ki, henüz bu yalnızca bir varsayımdan ibaret.
Bulgular kesin olmamakla birlikte, araştırmalar hâlâ devam ediyor. Fakat, şu ana kadar yaptıkları çalışmalarla saygınlık kazanmış birçok halk sağlığı ve çevre örgütüne göre (U.S. Environmental Protection Agency, National Toxicology Program, Public Health England ve Norwegian Institute of Public Healt) Wireless’tan maruz kalınan radyo frekans radyasyonunun insan sağlığı açısından herhangi bir tehlikesi bulunmuyor.
Wireless’ın insan sağlığı için bir tehdit oluşturmaması da büyük olasılıkla, Wireless tarafından yayılan radyo frekans radyasyonun düşük frekanslı ve iyonlaştırıcı radyasyon olmamasından kaynaklanıyor. Bu da, yayılan radyasyonun molekülleri yükleyecek kadar güçlü olmaması anlamına geliyor, yani hücresel seviyede bu radyasyonun herhangi bir zararı yok gibi görünüyor. Ayrıca Wireless tarafından üretilen radyo frekans radyasyon 0.1 vat seviyesinde ve cep telefonlarından yayılandan daha az. Fakat, X-ışınları, gamma ışınları ve ultraviyole ışık gibi yüksek frekanslı radyasyonlar insan ve hayvan sağlığına ciddi tehlikeler oluşturabiliyor.
Tabii yinede radyo frekans radyasyonunun oluşturabileceği potansiyel riskler konusunda endişeliyseniz; kullanmıyorken kablosuz ağınızı kapatmak, kullanmıyorken cep telefonunuzu uçak moduna almak ya da telefonla konuşurken kulaklık ya da hoparlör kullanmak, maruz kaldığınız radyo frekans radyasyonunu en aza indirmenize yardımcı olabilir.
Kaynak: bilimfili